Emek ve Özgürlük İttifakı içinde yer alan fakat 49 vilayette seçimlere farklı listeyle katılan Türkiye Personel Partisi (TİP), resmi olmayan sonuçlara nazaran seçimlerde oyların % 1,73’ünü aldı ve dört milletvekili çıkardı.
İstanbul 1. Bölge’den Sera Kadıgil, 2. Bölge’den Ahmet Şık, 3. Bölge’den Erkan Baş; Hatay’dan ise Seyahat Davası sanığı olarak cezaevinde bulunan Can Atalay milletvekili seçildi.
İstanbul 1. Bölge ikinci sıra adayı Anıl Denizci, Hatay ikinci sırada adayı Aylin Açıkgöz, Antalya adayı Yunus Başaran ise az oy farkla seçilemedi.
TİP’in kamuoyundaki görünür milletvekili adayları ortasında yer alan oyuncu Mehmet Aslantuğ, gazeteci İrfan Değirmenci ve vergi uzmanı Ozan Bingöl de milletvekili olamadı.
Partinin Türkiye çapında en çok oy aldığı kentlerden kimileri sırasıyla şöyle:
Hatay (% 8,75), Muğla (% 5,71), Antalya (% 4,61), İstanbul (% 4,08), İzmir (% 2,8), Adana (% 2,28), Mersin (% 1,99), Kırklareli (% 1,76), Eskişehir (% 1,62), Tekirdağ (% 1,56), Artvin (% 1,51), Çanakkale (% 1,24), Balıkesir (% 1,21), Ankara (% 1,19), Edirne (% 1,05), Yalova (% 1,05), Denizli (% 1,01).
TİP’in, ana gövdesini Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) oluşturduğu Emek ve Özgürlük İttifakı içinde yer almasına rağmen 49 vilayette seçimlere kendi listeleriyle girme kararı, ittifak içinde tartışma yaratmıştı.
Seçim sonuçlarının akabinde da toplumsal medyada TİP’in seçimlere farklı girmesiyle ilgili tartışmalar tekrar ağırlaştı.
Peki TİP, seçim sonuçlarını nasıl kıymetlendiriyor?
‘TİP SEÇİME KATILDI DİYE MUHALEFET CEPHESİNDEN RASTGELE BİR VEKİL KAYBI OLMADI’
BBC Türkçe’ye konuşan TİP Genel Lideri Yardımcısı Doğan Ergün, seçim sonuçlarını parti özelinde değerlendirdiğinde başarılı olduklarını savundu:
“Birinci maksat, ismiyle sanıyla bir sosyalist partinin, bir emekçi partisinin 60 yıl kadar ortadan sonra kendi oyuyla, elbette barajın aşılmasında ittifakın da dayanağıyla fakat aldığı oylarla, meclise vekil göndermekti. Türkiye’de yüz binlerce insanın ‘Ben sosyalist bir partiye oy veriyorum’ biçiminde itimadını kazanmak birinci amacımızdı. Türkiye Emekçi Partisi bu açıdan, vekil çıkarmak ve neredeyse bir milyon kişinin takviyesini almak açısından değerli bir iş başarmıştır diye görüyoruz.”
TİP’e yönelik kimi bölümlerce lisana getirilen “Ayrı listeyle girerek muhalefetin oylarını bölüyor, muhalefetin daha az, AKP’nin daha fazla milletvekili çıkarmasını sağlıyor” biçimindeki tenkitleri sorduğumuz Ergün, ortadaki dataların bu tenkitleri haksız çıkardığını öne sürdü:
“Herhangi bir yerde Türkiye Personel Partisi seçime katıldı diye muhalefet cephesinden rastgele bir vekil kaybı muhakkak olmamıştır. Türkiye Emekçi Partisi bu seçime rastgele bir partinin kendi listelerinde girseydi; bu heyecan, bu umut, bu 1 milyona yakın dayanak zati açığa çıkmazdı. Siyaset bu türlü bir şey değildir. Yani Türkiye Personel Partisi’nin bugün aldığı oyu rastgele bir seçim bölgesinde bir partiye organik olarak ekleyemezsiniz. O denli bir matematik de o denli bir siyaset de o denli bir sosyoloji de olmaz.
“Haydi bütün oylarımızı ekledik diyelim, çeşitli seçim bölgelerinde, yalnızca Adana’ya tekrar bakacağım, ancak onun dışında hiçbir yerde ‘TİP’in oyunu da eklediğimizde şuradan artı bir milletvekili çıkıyordu’ diyeceğimiz bir örnek yok.”
‘TİP’İN ÇEKİLMESİNİN HİÇBİR YARAR GETİRMEDİĞİ GÖRÜLDÜ’
Ergün ayrıyeten TİP’in değerli gördüğü lakin muhalefete ziyan vermemek için aday çıkarmadığı kimi yerlerde Emek ve Özgürlük İttifakı’nın ya vekil çıkaramadığını ya da vekil sayısını artıramadığını da savundu:
“16 civarında yer vardı. Buralar çok kıymetli seçim çevreleriydi. Biz bunların hepsine ait çok detaylı çalışmalara sahiptik ve Emek ve Özgürlük İttifakı’nda bunlar uzun uzun, çok kapsamlı formda tartışıldı. Biz, Ankara 1. Bölge’de, İzmir 1. Bölge’de kaybettirme ihtimali olduğunu ya da yeni bir vekil çıkartmayı engelleme ihtimalini gördük ve çekildik. Manisa’da, Aydın’da, Bursa 2. Bölge’de, Gaziantep’te, Kocaeli’de çekildik. Lakin buralarda, Kocaeli hariç, TİP’in çekilmesinin hiçbir yarar getirmediği görülmüştür.”
“Üç seçim bölgesinde; İstanbul 1. Bölge, İzmir 2. Bölge ve Antalya’da çok ufacık farklarla, şu anda AKP ve MHP, bu manipülasyon nedeniyle vekil kazanmış görünüyor. Artık burada sormamız gerekiyor. Kim kaybettirmiş? TİP’in orada vekil çıkarmaya çok çok yakın olduğunu biz görüyorduk lakin bu manipülasyon, TİP’e, bir sosyalist partiye, bir işçiye vekil kaybettirdi. Lakin AKP ve MHP tarafına kazandırdı. Artık mutlaka birilerinin bunun hesabını vermesi gerekiyor.
“Hatay ve Muğla örneklerini vereyim. Türkiye Personel Partisi tahminen Hatay’da on, on beş bin, yirmi bin civarında bir oy daha olsaydı ikinci vekil çıkıyordu. Hatay’da kimin oyu boşa gitmiş oluyor mesela? Aydın’da Türkiye Emekçi Partisi müttefiklerine, dostlarına dedi ki, “Arkadaşlar tamam, biz burada çekiliriz fakat bakın tahminen de Türkiye Personel Partisi’nden girersek oradan da vekil çıkarabiliriz”. Artık TİP olarak yanlış mı söylemiş olmuşuz? Sonuçta şu anda Aydın’dan vekil çıkarılamadı.”
TİP TİP Genel Lider Yardımcısı Doğan Ergün ‘AYRI GİRMEK MUHALEFET CEPHESİNE DAHA FAZLA İNSAN GETİRDİ’
Oylarının çok farklı seçmen kümelerinden geldiğini söyleyen Ergün, yüzde 20 ila sağ tabandan oy aldıklarını öne sürdü.
Tüm bunları değerlendirdiklerinde seçimlere başka girmenin gerçek bir karar olduğunu gördüklerini belirten Ergün, “Keşke TİP daha fazla yerde girseydi” diye konuştu:
“Bu tabloya baktığımızda Türkiye Personel Partisi’nin seçimlere başka olarak girmesinin muhalefet cephesine daha fazla insan getirdiğini net bir biçimde görüyoruz. Hatta keşke daha fazla yerde de Türkiye Personel Partisi girseydi de oralarda da AKP, MHP tarafından vekil kazanma imkânımız olsaydı. Keşke bunu yapabilseymişiz diye düşünüyoruz.”
TİP Genel Lider Yardımcısı, hem az farkla milletvekili çıkaramadıkları yerlerde hem de sarsıntı yaşanan vilayetler ve kimi Doğu vilayetlerinde seçim sonuçlarına ait tutarsızlıkları denetim ettiklerini ve buna nazaran itirazlarını yapacaklarını söyledi.
Ergün, Emek ve Özgürlük İttifakı içinde seçim sonuçları değerlendirilirken farklı liste konusunu da tartışıp tartışmayacaklarına dair ise şunları söyledi:
“Bizim sol, sosyalist gelenekte bir tenkit, özeleştiri kültürü elbette vardır. Ben o çerçevede, ‘Nerelerde yanılgı yaptık? Nerelerde, nasıl yapabilirdik? Muğla’da, Aydın’da nasıl vekil çıkartabilirdik? İzmir’de, Ankara’da nasıl daha fazla vekil çıkartabilirdik?’ biçiminde bir değerlendirmenin kesinlikle yapılacağını düşünüyorum. Bu mevzuyu kapsamlı bir formda değerlendireceğiz. Dostça, müttefiklik içinde, birbirini kırmadan dökmeden bir kıymetlendirme elbette olacaktır.”
Ergün önümüzde güçlerini asıl olarak ise Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci tipi için harcayacaklarını belirtti:
“Şu anda Türkiye’nin en kıymetli konusu hâlâ ve hâlâ saray rejiminden kurtulmak. Bunun için kalan 14 günde ne kadar gücümüz, gücümüz varsa buna harcayacağız. AKP – MHP ittifakından kurtulmak isteyen bütün güçlerin var gücüyle çaba etmesi gerekiyor.”
Yorum Yok