Klinik Diyetisyen His Özbay, ‘bahar diyeti’ olarak isimlendirilen diyet programlarının genelde haziran ayının ortalarına kadar devam ettiğini belirterek, “Ancak yaza hazırlanmak ve sağlıklı bir halde kilo vermek için bu müddet kâfi değil ve süratli kilo vermek sıhhat sıkıntılarına yol açabilir. Zira süratli kilo vermek ismine uygulanan diyet programı, çok düşük kalorili ve ağır idmanların yapıldığı bir program olacaktır. Fakat hazirana kadar sağlıklı bir halde verilebilecek kilo ölçüsü yaklaşık 2-3 kilo civarındadır. Bu durumda fazla kilonuz 5-6 kiloysa yaza zayıf girebilirsiniz. Lakin vermeniz gereken kilo bundan daha fazlaysa kendinizi bu vakit dilimine sıkıştırmamanız gerekir. Bunun nedeni ise süratli verilen kilolar hem kalıcı olmaz hem de metabolizmanın yavaşlaması, safra taşı oluşumları, kas kaybı ve kan şekerinde dengesizlik üzere sıkıntılara kapı aralayabilir” diye konuştu.
Özbay, kahvaltının, uyku boyunca süren uzun periyodik açlıktan sonra bedenimizin gereksinimi olan güç için günün en değerli öğünü olduğuna dikkat çekerek şöyle devam etti:
“Kahvaltıyı atlayanların gün içerisinde fizikî aktiviteleri daha düşük olacağından güç harcaması da azalır. Harcadığımız güç azaldıkça da kilo vermek zorlaşır. Ayrıyeten kahvaltı yapılmadığında ilerleyen saatlerde açlık artar ve bunun sonucunda ise sonraki öğünlerde alınan kalori ölçüsü da yükselir. Bu nedenle kahvaltınızda protein, kaynağı olan yumurta, tam tahıllı ekmek, peynir, süt, mevsim zerzevatları ve kavrulmamış (tuzsuz) kuruyemişlere yer verin.”
Ara öğün yapan bireylerde kan şekerinin istikrarda kaldığını ve kişinin gün içerisinde açlık hissetmeyeceğini anlatan Özbay, “Bunun sonucunda da ister istemez besin tüketimi azalırken günlük kalori alımı da dengelenmiş olur. Bu nedenle orta öğünleri ihmal etmeyin ve orta öğün saatlerinizi ana yemeklerden sonra 2-3 saati geçmeyecek biçimde ayarlayın. Orta öğünlerde lifli atıştırmalıklar tüketebilir yanına da süt üzere bir protein kümesini dahil edebilirsiniz. Meyvelerde ise tercihinizi bedende şeker istikrarını daha düzgün sağlayan armut, erik, kuru erik, kuru kayısı, çilek ve kivi üzere besinlerden yana kullanın. Zira açlık ve tokluk şekerleri ne kadar istikrarlı olursa kilo vermek de o kadar kolaylaşacaktır. Lakin her öğünde olduğu üzere orta öğünlerde de porsiyon ölçülerine dikkat edin. Ayrıyeten sıcaklığın yükselmesiyle birlikte bedende ödem sıkıntıları başlayabileceğinden günde en az 3 litre su tüketmeye ihtimam gösterin” biçiminde konuştu.
Günde iki öğün zerzevat tüketilmesi gerektiğinin altını çizen Özbay, şunları kaydetti:
“Diyet yaparken kâfi ölçüde vitamin ve mineral almak gerekir. Bu mevzuda sebzeler güzel birer vitamin ve mineral deposudurlar. Ayrıyeten içerisinde birçok antioksidan bulunduran sebzeler bedenden toksin atılmasına da yardımcı olur. Diyet yaparken tüm bu özellikleri göz önünde bulundurarak günde 2 öğün sebzeyi salata yahut pişmiş olarak tüketmek amaçlarınıza sağlıklı bir biçimde ulaşmanıza yardımcı olacaktır. Kabızlık, birçok kişinin diyet programı uygularken yaşadığı değerli sıkıntıların başında gelir. Bundan ötürü diyette kabız olmamak için lif içeren besinleri tüketmeye ihtimam gösterin. Patatesin dışında neredeyse tüm sebzeler düzgün birer lif kaynağıdır. Bol lifli besinlere örnek olarak brokoli, kabak, karnabahar, pırasa ve lahana verilebilir. Ayrıyeten bol ölçüde yeşillik tüketmek de kabızlığı önlemede epeyce tesirlidir.”
Yorum Yok