Projelendirilmesi 1998’de yapılan “yerli tank üretimi” atağı, çeşitli engellemeler sonrasında Savunma Sanayi Müsteşarlığı aracalığıyla 2007’de ihale evresine geldi. Yerli tank üretim altyapısını oluşturmak için açılan ihaleyi kazanan OTOKAR, kendisinden dört tip prototip istenmesine rağmen beş tip prototip üretti. Bu modellerin denemeleri başarılı oldu. Lakin 2015 yılında 250 adet Altay tankının seri üretimi ihalesini OTOKAR’ın kazanmasına karşın “son teklif ihalesi” yapılarak ihale, 2018’de TMSF üzerinden Ethem Sancak’ın aldığı BMC’ye verildi.
Tecrübesi olmayan BMC kümesinin tank üretimini başaramaması üzerine Güney Kore’den içerisinde motor ve transmisyon (güç transfer organı) bulunan güç paketi alındı. Kendi ulusal tank projesi K1 tanklarında bu paketi kullanan Güney Kore, ahenk probleminden kaynaklı başarısızlık nedeniyle K2 modelinde kesim değişikliğe gitmişti. Türkiye’nin Altay tankları için “uyum ,sorunu yaratan” bu paketi satın alması soru işaretlerini de beraberinde getirdi.
‘UYUM SORUNU VAR’
Süreci Cumhuriyet’e pahalandıran emekli Tuğgeneral Osman Aydoğan, “Tanklarda güç paketi ve transmisyon ahengi hayati kıymet taşır. Güney Kore’nin kendisinin bile sorun yaşadığı için model değişikliğine gittiği motor paketini biz satın aldık” dedi.
Bu setin Altay tankının performansına yönelik büyük bir risk ve soru işaretleri taşıdığını söyleyen Osman Aydoğan şunları söyledi:
“İktidar, ‘2026’da kendi üreteceğimiz BATU güç paketini kullanacağız’ diyor. 2026’da kendi paketimize geçeceksek, o vakit Güney Kore’den bu uyumsuz paketi neden aldık? Bu durum, seçim için yaratılan bir algıdan öteki bir manaya gelmiyor.”
Yorum Yok