Mor Çatı Bayan Sığınağı Vakfı’ndan psikolog Leyla Soydinç, “Depremden çabucak sonra Mor Çatı olarak, Bayan Statüsü Genel Müdürlüğü ile irtibata geçtik. Bölgedeki sığınakların ve bayanların ne durumda olduğunu sorduk. Onlar da bölgedeki sığınakların ağır hasarlı olduğunu ve bayanları etraf vilayetlere naklettiklerini söyledi” dedi. Zelzele sonrası oluşan şartların bayanların hayatını daha da zorlaştırdığına dikkat çeken Soydinç, “Oradaki bayanlara temas etme talihim oldu. Hatay’da Şiddet İzleme Merkezi yeni yeni toparlanmaya başladı, çalışmıyordu bir müddettir. Bu bölgedeki bayanların düzeneklere erişimi dertli. Geçtiğimiz hafta şiddete uğrayan bir bayanı yönlendirmek istedik. Müracaat için bize bir okul gösterildi. Bunlar problemli süreçler zira bayanların bu bilgilere erişmesi çok güç. Kriz durumları tekrar bayanları ve çocukları etkiliyor” dedi.
‘KORUNAKLI ALANLAR LAZIM’
İstanbul Barosu Bayan Hakları Merkezi üyesi avukat Gülden Doğan sarsıntı bölgesindeki duruma ait bilgiler verdi. Doğan, “Bir kez adliye diye bir şey birden fazla yerde kalmamış durumda. Adliyelerde işçi sayısı çok az durumda memurlar görevlendirmelerle kısa periyodik olarak geliyor. Organize olup belirli aralıklarla avukatların bölgeye giderek, bayanlarla temas ederek problemlerin tahliline katkı sunması gerekiyor. Bölgede olan memurlar, yargıçlar, savcılar çok fazla emek veriyorlar ve çok güç koşullarda çalışıyorlar” dedi. Doğan kelamlarını şöyle noktaladı: “Deprem bölgesindeki bayanların şiddet görme riskini azaltmak için yapılabileceklerin en başında korunaklı alanlarda yaşamalarını sağlamak geliyor”
Yorum Yok