AKP Genel Lideri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Konya’da yaptığı konuşmaya Millet İttifakı’na yaptığı ağır tenkitler ve kullandığı dikkat cazip sözler damga vurdu.
Erdoğan’ın kelamları ve üslubu ne devlet nezaketine uygundu ne de bir Cumhurbaşkanı’na yakışır nitelikteydi.
Özellikle de “Biz buyruğu Allah’tan alıyoruz” kelamlarına toplumsal medyadan çok sayıda reaksiyon geldi.
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu için sarfettiği “Bay Bay Kemal ile yanındakiler buyruğu Kandil’den alıyor. Biz buyruğu Allah’tan alıyoruz. Dini, bayrağı, ezanı olmayanlar Bay Kemal’i destekliyor” kelamı ise Türk Milleti’ne söylenmiş ve tarihe not edilecek seviyede onur kırıcı bir açıklamaydı.
21 yıldır bu üsluptan bıkan ve Kılıçdaroğlu’nu destekleyen seçmene “Dini, bayrağı, ezanı olmayanlar” demek bu ülkenin Cumhurbaşkanı’na hiç yakışmadı.
Bu da yetmezmiş üzere seçimler için “Emri Allah’tan aldığını” tez etmesi akıl alır üzere değildi.
Erdoğan’a sormazlar mı “Allah, size bu buyruğu ne vakit verdi?” diye…
Sorarlar elbette…
Mesela “Allah, size bu buyruğu nasıl iletti ve size verdiği buyrukta ne söyledi?” diye merak edenler de olmaz değil…
Yazık nitekim çok yazık!
2023 Türkiye’sinde geldiğimiz nokta çok trajikomik.
Erdoğan neredeyse peygamber ilan edilecek!
Size iki örnek vereyim bu mevzu ile ilgili…
Birincisi: 2023 Genel seçimlerinde İstanbul 1.Bölge 6.sıradan AK Parti milletvekili adayı Hulki Cevizoğlu, televizyon ekranlarında “Hz. Muhammed, İslamiyet’in Peygamberi, Peygamberimiz bugün dirilip gelse parti kursa Erdoğan’dan daha yüksek oy alamaz” dedi.
İkincisi ise: AKP Ordu Milletvekili Şenel Yediyıldız katıldığı bir nikahta konuşma yaptığı sırada, “Sayın Cumhurbaşkanımızın sünnetini yerine getirmeden de defteri vermek istemiyorum” dedi. Kendisi bu konuşmasıyla peygamber benzetmesi yapmamış mıydı?
Ülke olarak güzel bir ruh halinde değiliz.
Lakin ne memnun ki önünüzde 14 Mayıs Seçimleri var.
Karanlıktan evvelki son çıkış.
Bu talihi güzel kıymetlendirmek de seçmenin elinde.
Halkın ekonomik olarak çok zorlandığı, hukukun gukuk olduğu, Anayasa’nın rafa kalktığı bu tertibin bitmesini, özgür demokratik bir ömrü tercih ediyorsanız;
1950 sonrası Demokrat Parti periyodunda Başbakan Adnan Menderes’in CHP’yi eleştirirken en sık kullandığı atasözlerinden biri de “Hafıza-i beşer, nisyan ile malûldür “ kelamını bir kenara not edin o vakit.
İnsan hafızasının unutkanlık hastası olduğunu belirten, Türk insanını en hoş anlatan kelamlardan biridir bu.
Bu sebeple sana yapılanları ve “Dünü unutma” ey halkım!
Dünü unutursan,
Yarının hiç olmaz!
Yorum Yok