Cep telefonlarıyla irtibat kurulmasını sağlayan ve bilhassa ağır nüfuslu bölgelerde, Dünya’nın kara yüzeyinin büyük bir kısmını kaplayan bu kuleler, her vakit mikrodalga sinyalleri iletiyor.
Monthly Notices of the Royal Astronomical Society isimli hakemli bilimsel mecmuada yayımlanan yeni makalede, Dünya dışı mümkün bir medeniyetin bu sinyallerle neler yapabileceği bahis edildi.
Independent Türkçe’de yer alan haberin ayrıntılarında araştırmacılara nazaran bu farazi medeniyet, Olay Ufku Teleskobu’na (Event Horizon Telescope) misal gelişmiş bir radyo aygıtıyla yaklaşık 12 ışık yılı aralıktan bu sinyalleri tespit edebildiği var.
Ramiro C Saide, M. A. Garrett ve N. Heeralall-Issur isimli üç astrofizikçinin gerçekleştirdiği çalışmada sinyallerin yakınlardaki üç yıldız sisteminden nasıl görüneceği modellendi.
UZAYLILARIN, DÜNYA’NIN KUZEY YARIM KÜRESİ’Nİ GÖRÜYOR OLMASI LAZIM
Çalışmada 4 ışık yılı uzaklıktaki Alpha Centauri, 6 ışık yılı uzaklıktaki Barnard Yıldızı ve 8 ışıkyılı uzaklıktaki HD 95735 yıldız sistemindeki mümkün bir uygarlığın Dünya’dan uygun düzeyde radyo dataları alacağı anlaşıldı.
Bu yıldız sistemlerinin üçünün de gezegenleri var. Lakin hiçbirinde ömrün gelişmesinin mümkün olup olmadığı bilinmiyor.
Bunun yanı sıra araştırmacılar, güçlü radyo sinyalleri yakalayabilmesi için uzaylıların, Dünya’nın Kuzey Yarım Küresi’ni görüyor olması, yani o istikametteki bir yıldız sisteminde yaşaması gerekebileceğini belirtti.
Zira kulelerin birçok Kuzey Yarım Küre’de olduğundan bu bölgeden daha güçlü bir sinyal alınması mümkün.
Barnard Yıldızı ve HD 95735 yıldız sistemi bu kuralı karşılıyor. Alpha Centauri ise Güney Yarım Küre’ye bakıyor ancak o da Dünya’ya son derece yakın olduğu için güçlü sinyaller yakalayabilir.
Öte yandan sinyaller uzayda yayıldıkça üst üste bindiği için rastgele bir uzaylı uygarlığın belli iletileri ayırt etmesi mümkün değil. Tekrar de araştırmacılara nazaran bu sinyaller, yabancı bir medeniyet tarafından Dünya’yla ilgili bilgi edinmek üzere birçok halde kullanılabilir.
Örneğin, kulelerin dağılımı kabaca insan nüfusunun dağılımına tekabül ediyor. Uzaylılar bu ipuçlarından hareketle nüfus dağılımının yanı sıra Dünya’nın dönüşünü ve eksen eğimini de ölçebilir.
Ayrıca nüfus dağılımının vakit içinde nasıl değiştiğini gözlemlemek ve insan hareketlerini çıkarsamak da mümkün olabilir.
Araştırmacılar, insanların süratle 5G’ye geçmesinin de muhtemel uzaylıların bizi tespit etmesini kolaylaştırabileceğini düşünüyor.
Buna nazaran 5G sinyalleri, civardaki daha fazla yıldız sisteminin Dünya’dan gelen sinyalleri algılayabileceği manasına geliyor.
Yorum Yok